
Sevgili Arkadaşlar,
18 şubat günü yapılması planlanan "tasarım sürecinde beslenme" konulu workshop ile ilgili sizlerle daha önce paylaştığım dökümanda, bu çalışmanın temel olarak objelerden öte, "deneyimlerin tasarlanması" üzerine yoğunlaşacağını söylemiştim. Daha workshopa çok var ama neden biz aramızdaki diyalogu daha önce başlatmayalım diye düşünerek sizlere bu postayı yolluyorum.
Bugün, bence, istisnasız hepimizin "10 kuruşluk bir şeye, 10katı para ödememizin" nedeni, artık satınaldığımız hemen herşeyin somut ürünler değil de, o ürünlerin (yarattıkları marka ve anlam dünyası ile) bize yaşattığı deneyimler olduğunu açıkca söyleyebiliriz. İşlevsel olmanın yanında, zevkleri, hazları, keyifleri, fantezileri karşılayan ürün ve hizmetler rakiplerinin açık arayla üne geçiyor. Bu konu üzerine yazılmış şu linke bir gözatmanızı öneririm:
Bugün, bence, istisnasız hepimizin "10 kuruşluk bir şeye, 10katı para ödememizin" nedeni, artık satınaldığımız hemen herşeyin somut ürünler değil de, o ürünlerin (yarattıkları marka ve anlam dünyası ile) bize yaşattığı deneyimler olduğunu açıkca söyleyebiliriz. İşlevsel olmanın yanında, zevkleri, hazları, keyifleri, fantezileri karşılayan ürün ve hizmetler rakiplerinin açık arayla üne geçiyor. Bu konu üzerine yazılmış şu linke bir gözatmanızı öneririm:
http://yavuzodabasi.wordpress.com/2006/06/21/ben-tuketiciyim-hem-akilliyimhem-de-duygusal/.
Deneyimsel pazarlama elbette başlı başına bir marka yaratma stratejisi ve tasarımcılardan öte pazarlamacıların ve marka yöneticilerinin işi. Ancak bu yolda tasarımcılara çok önemli görevler düşüyor, çünkü bugün gelinen noktada "duygusal tasarım" kavramı, kimi zaman daha marka, reklam, satış bile ortada yokken, bir ürünün ya da hizmetin (mağazacılık hizmetlerini ve mağazaların görüntüsünü düşünün) sadece tasarımıyla tüketicilerle duygusal iletişim kurmaya başlayabileceğini gösteriyor. "Güzel" olan ürünlerin, diğerlerine kıyasla "daha iyi çalışacağı" izlenimi vermesi tasarımın yarattığı bir duygu. Tasarım sayesinde aslında hiç dokunulmayacak ürünleri hemen "elimize alıp okşamak", aslında yiyecek olmayan ürünleri "yalamak" ya da hiç kokuyla alakası olmayan ürünleri ise "koklamak" için canatarız.
Sizlere sorum şu kendi hayatınızda hangi ürünler duygusal olarak bağlandığınız asla kopamayacağınızı düşündüğünüz, olmazlarsa bir eksiklik hissedeceğiniz tasarımlara sahipler? Kullandığınız eşyalara bu gözle bir bakın, neyiniz yokolursa gerçekten "içiniz erir"... herkes bunu bu blogda paylaşabilir mi? Sözkonusu ürünün fotografını koyup, kısaca bu ürün size ne hissettiryor, neden onu bu kadar seviyorsunuz bunu yazarsanız hepimiz, birbirimizin seçimlerini daha iyi anlayabiliriz.
Herkese iyi günler dilerim ...
Deneyimsel pazarlama elbette başlı başına bir marka yaratma stratejisi ve tasarımcılardan öte pazarlamacıların ve marka yöneticilerinin işi. Ancak bu yolda tasarımcılara çok önemli görevler düşüyor, çünkü bugün gelinen noktada "duygusal tasarım" kavramı, kimi zaman daha marka, reklam, satış bile ortada yokken, bir ürünün ya da hizmetin (mağazacılık hizmetlerini ve mağazaların görüntüsünü düşünün) sadece tasarımıyla tüketicilerle duygusal iletişim kurmaya başlayabileceğini gösteriyor. "Güzel" olan ürünlerin, diğerlerine kıyasla "daha iyi çalışacağı" izlenimi vermesi tasarımın yarattığı bir duygu. Tasarım sayesinde aslında hiç dokunulmayacak ürünleri hemen "elimize alıp okşamak", aslında yiyecek olmayan ürünleri "yalamak" ya da hiç kokuyla alakası olmayan ürünleri ise "koklamak" için canatarız.
Sizlere sorum şu kendi hayatınızda hangi ürünler duygusal olarak bağlandığınız asla kopamayacağınızı düşündüğünüz, olmazlarsa bir eksiklik hissedeceğiniz tasarımlara sahipler? Kullandığınız eşyalara bu gözle bir bakın, neyiniz yokolursa gerçekten "içiniz erir"... herkes bunu bu blogda paylaşabilir mi? Sözkonusu ürünün fotografını koyup, kısaca bu ürün size ne hissettiryor, neden onu bu kadar seviyorsunuz bunu yazarsanız hepimiz, birbirimizin seçimlerini daha iyi anlayabiliriz.
Herkese iyi günler dilerim ...
İpek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder